11 Mart 2010 Perşembe

The Lost Boy


Bu sabah öğrendim. Corey Haim hayatını kaybetmiş dün sabah. Yaş sadece 38 iken. Muhtemelen yüksek dozlu ilaç ya da uyuşturucu kullanımından. LA Polis Departmanı "accidental" açıklamasını yapmış. Oysa bizim hala çocuk adam bildiğimiz Corey uyuşturucuya bağlı ilk felcini 2001'de geçirmiş. 15 kez rehabilitasyon görmüş. 2004'te Toronto'ya taşınınca temizlenebilmiş biyografik bilgilerine göre. Oysa dünkü haberden çıkan sonuç: Hayır! Temizle-ne-bi-le-me-miş.

Ben 80'leri çok severim (o dönemin giyim modasına bile hoşgörüyle bakabilenlerdenim; varın siz düşünün bu sevginin boyutunu). 80'lere ait Blue Jean dergilerimi hala saklar, arada bir gülümseyerek ya da hüzünle karıştırırım. O dergilerin bazılarının kapağını bu çocuk adam süslemiştir. Benim çocukluğuma, Birleşik Amerika ve Türkiye'nin ise teenagerlarına defaten hitap etmiştir filmleriyle. Sanırım Avrupa gençliği de nasibini almıştır Corey'nin filmlerinden, dizilerinden. The Lost Boys'la, bütün meslek hayatı boyunca içinde yer alabildiği tek kült filmi filmografisine altın harflerle kazıyabilmiş bir çocuktur. Henüz 16 yaşındayken bütün dünyaya adını öğretmiş bir çocuk adam... Zaman hızla akarken büyümüş ve meslek hayatı hızla körelmiş bir genç adam... 90'lardan itibaren Z sınıfı video filmlerinde oynamaktan başka çaresi kalmayan bir eski çocuk star. Ta ki düne kadar.

Hüzün her yerde sevgili blog...


0 yorum:

Yorum Gönder