Bekar kızarkadaş niyetine kiminle konuşsam, kraliyet düğününün post travmatik sendromunu yaşamakta şu ara. Kadınların topunun birden yörüngesi kaydı. Neden? Çünkü ilişkilerinin 9. yılını paylaşmalarına rağmen birbirine hala aşık olduğu pek açık gözlemlenen bir çift geleceğin kralı ve kraliçesi olmak için ilk adımını attı gözümüzün önünde. Kadın dünya güzeli, zeki, zarif; adam yakışıklı, alçakgönüllü, aşık ve azıcık da kral adayı. Haliyle her kadın dönüp önce kendi fiziksel özelliklerine sonra da kendi hayatındaki adamlara baktı. Sonuç: Facia.
Kadınların güzellikle ilgili takıntılarına hiç bulaşmadan direkt adamlarla ilgili kısmı parmaklamak isterim naçizane... Evli kadınlar kocalarının ilk tanıştıkları günden bu yana nasıl da öküzleştiğinin (elin adamı krallaşıyor, bizim adam öküzleşiyor !) ayırdına varırken, bekar kadınlar karşılarına çıkabilecek son düzgün adamın da bir başka kadın tarafından kapıldığını anımsadı. Peri masallarının çatır çatır gerçekleşebileceği yalnız yahut mutsuz kadıncıkların gözüne gözüne sokulurken, daima izleyici konumunda kalacakları da beyinleri tarafından kalplerine kaktırıldı.
Bana gelince... "Uç hayaller gerçekleşebilir mi?" soruma pek afilli bir cevap verdi krali atraksiyon. Mevlama da sordum konuyu hatta. Kendisi LA dedi. Vaziyet budur...
0 yorum:
Yorum Gönder