Yukarıda görmekte olduğumuz resim Andrew Wyeth isimli bir şahsiyete ait olup Master Bedroom ismini taşımakta ve yatağın üzerine kıvrılmış olan kuçusu ile beni benden almaktadır. Evet sevgili okuyucu yahut okumayıcı, son derece bürokratik bir dil kullanarak na-bürokratik ve gayrıciddi bir yazı yazmak üzerine sersemce bir deneme yapmaktayım şu an. Sanırım bu eylemimle zaten pek düşük olan blog okuyucusu katsayımı sıfıra düşürmekte ve hatta ellerimle inşa edip, solar iken büyüttüğüm canım blogumu da ele güne rezil etmekteyim. Fakat sevgili okuyucu, neden olmasın diyorum? Dünya öylesine saçmalıyor ki bugün, bir de ben dahil olmuşum gruba ne yazar? İnternet sitesinin biri dünyanın 250.000 kirli çamaşırını açıklayarak şahane bir ülkeler ve liderler arası yakınlaşma yaratırken, 40 yıldızlı otel yapılarak bir daha bizim gibi sade vatandaşın içine asla girememesi garanti altına alınmaya çalışılan Haydarpaşa Garı cayır cayır yanıyor. Leslie Nielsen hayatını kaybederken, uzun uzun bacakları kafasından çıkan kolları olan bir hayvanatın tanıtımı yapılarak kitlelerin ilgisinin okyanus bilimine çekilmesi planlanıyor. Hayat ne de hızlı akar, akaar, akaaar iken (Salina Tuz reklamını anımsayan?) konu yukarıdaki resimde görülen tembel kuçunun huzur-u afiyet içerisinde uyuduğu noktaya dönüveriyor. "Büyüksün Be Kuçu, İdolümsün!"
29 Kasım 2010 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder